‘Harman yeri amiri Gal (dönemin tarım bakanı olsa gerek) her zamanki telaşlı haliyle sağa sola emir yağdırıyordu. Gelen tablete göre Asur tüccarlarına gidecek ürünleri hazırlanması gerekiyordu. İvriz’in bereketli topraklarında bu yıl yine hasat iyi geçmişti. Ayrıca köylüye de kış için bolca yetecek erzağı depolamıştı. Son kez depoları kontrol ettikten sonra raporunu yazmak için hanesinin yolunu tuttu. Yarın onun için büyük gündü rahip kral Varpalavas’ın huzuruna çıkacaktı… ‘
Anadolu’da yukarıda anlattığım gibi mi günlük yaşam akıyordu bilinmez ama; gerçek olan tek şey ise bu bereketli toprakların kimseyi aç açıkta bırakmadığıdır. Geç Hitit dönemine tarihlenen bir şehir devleti olan Tuvana Krallığı’ından (m.ö. 800) günümüze gelmiş İvriz Kaya Anıtı Arami, Asur ve Frig etkilerinin görüldüğü ender eserlerden biridir. Üstündeki Luvi dilindeki hiyeroglif’de söyle yazar ; ‘Ben hâkim ve kahraman Tuvana Kralı Varpalavas. Sarayda bir prens iken bu asmaları diktim. Tarhundas onlara bolluk ve bereket versin.’ İvriz kaya anıtı Konya – Ereğli’nin 17 km. güneydoğusunda İvriz köyündedir. Anıtta Fırtına Tanrısı Tarhundas, krala göre daha büyük ölçüde, ellerinde üzüm salkımı ve buğday başaklarını tutmaktadır. Kral ise, daha küçük ve dua eder durumda tasvir edilmiştir. MÖ 727-742 yılları arasında, Kral Varpalavas tarafından yaptırıldığı tahmin edilen 4.20 x 4.20 metre boyutlarındaki bu rölyef, tarihteki ilk yazılı tarım anıtıdır.
Böylesine tarihsel derinliği olan Konya Ereğlisi sırtını Toros dağlarının eteklerinde kurulmuş, %49 tarım arazi varlığı ile dikkat çekmektedir. Topraklarına can veren İvriz Çayı; Toros Dağlarının bir parçası olan Bolkar Dağlarında çıkarak Delimahmutlu köyünden gelen Delimahmutlu çayı ile birleşerek 83 milyon metreküp su kapasiteli İvriz barajına dökülür. Anadolu’nun kadim halklarından Luviler’in gözleri ne renkti bilinmez ama Ereğli Beyaz Kirazı olgunlaşmaya başladıkça çocukların yüzleri kehribar sarısına döner burada. Yeşilin tüm tonlarını göreceğiniz kiraz bahçeleri size göz kırpar kehribar sarısı gülüşüyle. Özellikle hasat zamanı burayı ziyaret ettiğinizde ovanın toprak kokusuyla birlikte kiraz kokusu sizi tarihin dehlizlerinde büyülü bir yolculuğa çıkarır. (Luvi ışık demektir. Bir yoruma göre: Hititçe’de Lukka, Latince’de Lux, İngilizce’de Light, İtalyanca’da Lure, İspanyolca’da Luz, Almanca’da licht buradan gelir.)
Siz bakmayın öyle her bahar beyaz gelinliğini giydiğine; köklerinde hüzün vardır aslında beyaz kirazın. Göçmen kızıdır Ereğli Beyaz Kirazı. Bin dokuz yüzlü yılların başında Osmanlı halkları Anadolu’ya sığınırken Kırımlı bir Türk’ün koynunda geliyor Karaman-Ayrancıya. Ayrancı o zaman Konya Ereğli’ye bağlı bir nahiye. Herkes gibi kendine yurt arayan beyaz kiraza İvriz kucak açıyor. Toprağını seviyor, yeşeriyor, oğul veriyor. Yaşadıklarından olsa gerek nazlıdır, topu topu 15-20 gün dalında kalıyor. Onu tadan şanslılardan olmak için sizin de emek vermeniz gerekir.
Dünyada beyaz kirazın en ender yetiştiği yerlerden birisi olan Ereğli bu özelliği ile Türkiye’de yetişen beyaz kirazın da yüzde 90’ını üretmektedir. Yaklaşık 800 ailenin geçim kaynağı olan Ereğli Beyaz Kiraz; Bolkar dağlarında doğan İvriz Çayı’nın doğal kaynak (kar suyu) suyundan kaynaklanan lezzeti, sertliği ve yüksek aromatik yapısıyla ürünün yüzde 60-70 İtalya’ya ihraç edilmektedir. İtalyanlar tarafından kurulan fabrikada salamura olarak işlenen kiraz; dondurma ve pasta yapımı, pasta süslemesi, meyve suyu sanayinde kullanılmaktadır. Bu sayede ilçe ekonomisine yılda 3-4 milyon dolar katkı sağlanmaktadır. Geriye kalan kirazlar ise komposto ve reçel olarak işlenmektedir. Bugün Ereğli Beyaz Kirazı 3300 dekar alanda, 274.000 ağaç sayısı ile kendi segmentinde ciddi bir potansiyel taşımaktadır.
Ereğli Beyaz Kirazı ve Coğrafi İşaret Yolculuğu
Tescil sahibi olarak Konya Ereğli Belediyesi girişimiyle 24 Haziran 2014 tarihinde başvurusu yapılan Ereğli Beyaz Kirazı: 3 Ocak 2019 yılında 406 nolu coğrafi işaretimiz 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında menşe olarak Türk Marka Patent Kurumu tarafından tescil edilmiştir.
Bir Coğrafi İşaretli Ürün Olarak Ereğli Beyaz Kirazı
Beyaz kirazın Ereğli ilçesinde üretimi 1902 yılında başlamış olup, ilçenin güneyinde yer alan Torosların eteğine kurulu olan Büyükdede, Gaybi, Yıldızlı, Orhaniye, Belceağaç, Yazlık, Sarıca, Gökçeyazı, Hacımemiş ve Merkez mahallelerinin başlıca geçim kaynağını oluşturmaktadır. Her yıl ilçede 11 bin ton beyaz kiraz üretimi gerçekleşmektedir. Tamamına yakını başta İtalya olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edilen ürün, marmelat şeklinde, pasta süslenmesinde ve kozmetik sanayinde kullanılmaktadır. Starks Gold çeşidi kullanılarak üretilen Ereğli Beyaz Kirazının kökeni Ereğli bölgesi olup, gelişme özellikleri yarı dik ve kuvvetli, bölge adaptasyonu, fizyolojik gelişimi ve ekonomik ömrü üst seviyede, peryodisite göstermeyen, istikrarlı ve düzenli bir verim sürecine sahiptir.
Meyvenin pomolojik, fiziksel ve kimyasal özellikleri:
Sınıfı: Bigarreau Olgunluk Zamanı: 20 Haziran-15 Temmuz arasında, geç olgunlaşan bir çeşittir. Meyve Sapı: 40-54 mm uzunluğunda ve orta-kalın olup, sap çukuru sathi ve dardır. Şekil: Yuvarlak İrilik: Ekstra-iri, Tane genişliği: 17-22 mm Renk: Kehribar sarısı Meyve Eti: Açık sarı, sert, orta kalitede, net ağırlığı ortalama 3 gr, meyve suyu renksizdir. Çekirdek: Ortalama 0,3 gr ağırlığında, 7 mm çapında ve küçük olup meyve eti çekirdeğe çok az bağlıdır. Dölleyiciler: Kendine kısır olup, dölleyicileri 0900 Ziraat, Bigarreau Gaucher’dir. Diğer Özellikleri: Çok verimli olup, orta mevsimde çiçeklenir, mezokarp oranı 7,5’tir. Endüstride çok kullanılan bir çeşit olup, ileri olgunlukta taşımaya dayanıklığı azdır.
Üretim Metodu:
İklim özellikleri: İlçede kiraz bahçelerinin kurulu olduğu araziler İvriz Çayı ve İvriz Barajı’nın bulunduğu vadide yaygınlaşmış olup, yamaç ve hafif meyilli araziler üzerinde tesis edilmişlerdir. Meyilli arazide kurulmuş olmaları, radyasyon donlarının etkisini minimum düzeye indirmekte, ilkbahar geç donlarının tesirini azaltmaktadır. İvriz Çayı ve İvriz Barajı’nın etkisiyle ortaya çıkan mikro-klima etkisi, kirazın olgunlaşma döneminde yaşanan sıcaklarda meyvenin su kaybının minimum düzeyde kalmasını sağlayan nemli ortamın oluşmasını sağlamaktadır. Meyvenin sıcaklarda su kaybının minimum düzeyde kalması ise ani olgunlaşma riskini ortadan kaldırarak, asiditesinin normal, şeker oranının ise düşük düzeyde kalmasını sağlamaktadır. İklimsel olumsuzlukların yaşanması durumunda asidite ve şeker oranı olumsuz yönde etkilenmektedir. Meyve olgunlaşma döneminde ilçenin ikliminin yağışsız olması, meyvedeki çatlama oranının yüzde 3’ün altında kalmasını sağlamaktadır. İlçeye ait uzun yıllar yağış ortalaması 280-300 mm arasında değişmektedir. Kirazın düzenli ve dengeli güneşleme ihtiyacı olduğundan, ilçede bu özellik fazlasıyla mevcut olup, kirazın güneşlenme ihtiyacı tam anlamıyla karşılanmaktadır. Özellikle doğu-batı yönlerinin açık olması, bölgedeki kiraz bahçelerinin ışık ve güneşlenme ihtiyacının dengeli bir şekilde karşılanmasını sağlamaktadır.
Toprak yapısı: Ereğli Beyaz Kirazının yaşam alanını oluşturan topraklar organik madde açısından zengin, verimli topraklar olup, yaklaşık eşit oranda kil, kum ve silt içeren, su tutma kapasitesi, havalanması ve drenajı iyi olan tınlı topraklardır. İvriz Barajı’nın oluşturduğu mikro-klima, İvriz Çayı’ndan temin edilen kaynak suyu ile sulama imkânının varlığı, yörede büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yaygın olmasının toprağın hayvan gübresiyle zenginleştirilmesine olanak vermesi mevcut bitki örtüsünün desteklemekte, bu faktörlerin birleşmesi toprak porozitesine olumlu etki yapmaktadır. Kirazlar için toprak pH isteği, kullanılan anaca göre değişmekle birlikte optimum değer 6-7,5 arasında olup, Ereğli Beyaz Kirazının yetiştiği toprakların pH’ı bu aralıkta yer almaktadır. Bu durum, verim ve kalite üzerinde olumlu etki yapmaktadır. Ereğli ilçesinde rakımın yüksek, nisbi nemin düşük, sulamada kullanılan suyun ise aynı zamanda içme suyu olarak da tüketilen kaynak suyu (İvriz Kaynak Suyu) olması, Ereğli Beyaz Kirazının ayırt edici özelliklerinden olan lezzet, sertlik ve aromasını olumlu yönde etkilemekte, kendine has rengini kazanmasını sağlamaktadır.
1. Kiraz Anaçları: Dikimi yapılacak alanın veya yörenin ekolojisi Ereğli ilçesi genelinde değişiklik gösterdiğinden, Kuşkirazı (Prunus avium), İdris (Prunus mahaleb), Klon Anaçlar Mazzard f 12/1, SL-64 (St. Lucie 64), Gisela-5, Ma x Ma 14, Tabel/Edabriz adlı dayanıklı anaçlardan herhangi biri üzerine aşı yapılarak kullanılmalıdır.
2. Fidan Temini ve Dikimi: Yetiştiricilik yapılacak bölge ekolojisine uygun anaç çeşit kombinasyonu belirlendikten sonra fidanlar güvenilir kişi ya da kuruluşlardan alınmalı ve sertifikalı olmalarına özen gösterilmelidir. Kışların ılık geçtiği dönemde sonbahar, sert geçtiği dönemlerde ise ilkbahar dikimi tercih edilmelidir. Dikim öncesinde fidanlarda kök tuvaleti yapılmalı, fidanlar aşı parselinden söküldükleri derinlikte dikilmelidir. Dikimden sonra mutlaka can suyu verilmelidir.
3. Budama ve Terbiye İşlemleri: Budama ve terbiye, erkencilik, verim ve kalite açısından önemlidir. Kiraz çeşitleri genellikle dikine büyüyen bir taç oluşturduğundan, merkezi lider sistemi tercih edilmelidir. Söz konusu sistemde; ilk dikimden sonra kamçı halindeki fidanların topraktan 75/85 cm yükseklikten tepeleri kesilir. İlkbaharda gözler kabarmaya başladıktan sonra uçtaki 2 tomurcuk bırakılarak bunların altındaki 5-6 tomurcuk koparılır. Bu uygulama ile oluşacak sürgünlerin liderle rekabeti azaltılmış olur. Gözler sürüp sürgünler 7-10 cm uzunluğa geldikten sonra topraktan 45-50 cm yukarıda değişik yönlere bakan 4-5 dal seçilerek gövde ile 80-90 derece açı yapacak şekilde dal açıları genişletilir. Bu sayede dal üzerinde erken meyve oluşumu teşvik edilmiş olur. Uçta bırakılan iki tomurcuktan zayıf gelişen sürgün bırakılarak, diğeri çıkartılır. Bu şekilde ilk kat oluşturulur. Sonraki yıllarda aynı işlem tekrarlanarak toplam 4 -5 kat ve 17-21 yan dal oluşana kadar bu işleme devam edilir. Kışın sert geçtiği dönemlerde budama zamanının geciktirilmesi uygundur. Budama sırasında kullanılan alet ve ekipman, bir ağaçtan diğerine geçerken mutlaka dezenfekte edilmelidir.
4. Toprak İşleme, Sulama ve Gübreleme: Toprak işleme çok derin yapılmamalıdır. Toprağın havalandırılması, yabancı ot kontrolü, yağışlardan ve sulama suyundan faydalanmak için ilkbahar ve sonbahar aylarında yapılmalıdır. Doğru bir sulama bahçedeki ağaçların sağlığı ve verimi açısından çok önemli olup, aşırı sulama kök gelişiminin yavaşlamasına, alkali topraklarda Fe klorozuna ve özellikle kök bölgesinde azot, kükürt ve borun yıkanmasına neden olur. Ayrıca aşırı sulama aşırı vegetatif gelişime neden olmakta, gerektiğinden az yapılan sulama ise bitkinin kuraklık stresine girmesine, dolayısıyla da fotosentezinin azalmasına neden olur. Modern sulama sistemlerinden olan damla sulama sistemi Ereğli Beyaz Kirazı için ideal sistemdir. Mini spring ve salma sulamanın yapıldığı bahçelerde ise ağaçların kök boğazı ve çevresine su temas etmemelidir. Kurak giden yıllarda çiçeklenme döneminde toprağın yeterince nemli tutulması gereklidir. Hasattan hemen önce verilen su meyve iriliğini etkilese de meyve eti sertliği ve tat üzerinde olumsuz etki yaptığından ve ağaç sağlığını olumsuz etkilediğinden tercih edilmemelidir. Hasat sonrası sulama ise, yeni oluşan çiçek gözlerinin gelişimi için faydalı olacağından, yapılmalıdır. Gübre uygulamalarında toprağın tahlil sonuçları gözetilmeli, iki yılda bir dekara 2-3 ton yanmış ahır gübresi uygulanmalı, fosforlu ve potasyumlu gübreler sonbaharda uygulanmalı, azotlu gübrelerin birinci uygulaması ilkbaharda, ikinci uygulaması çiçek dökümü sonrası, son uygulaması ise hasatta yapılmalıdır. Yaprak gübreleri bitki besin elementi noksanlıklarına göre en az 2-3 defa kullanılmalıdır.
5. Hasat: Kirazın hasadı oldukça zor ve zaman alıcı olup, hasat olgunluğuna erişmiş, yani çeşide özgü renk, irilik ve aromaya sahip meyveler günün erken saatlerinde sapları ile toplanmalı ve hasat sırasında bir sonraki yılın meyve gözlerine zarar verilmemelidir. Erken hasat edildiklerinde meyvelerin çeşide özgü tat, aroma ve iriliğe ulaşmadığı; geç hasat edildiklerinde ise yumuşadıkları, saplarının kuruduğu ve yola dayanımlarının azaldığı görülür. Hasat edilen meyveler gölge ve serin yerde muhafaza edilmelidir. Toplanan meyveler, 3-5 kg’lık sepet veya kovalara koyularak taşınmalıdır.
6. Hastalıklarla Mücadele: Hastalık ve zararlıların etkili bir şekilde kontrolü yüksek verim ve kalite açısından gerekli olup, bakteri, kanser, kiraz sineği, kök boğazı çürüklüğü, haziran böceği, kira z sülüğü ve yaprak delen ile ilgili gerekli mücadele, İlçe Tarım Müdürlüğü’nün kontrolünde gerçekleştirilmelidir.
Ereğli Beyaz Kirazı ve Pazarlama İletişimi
Markalaşma birazda bir şeyi başka bir şeyle açıklamadır. Ürün yada hizmetlerin bir metaforik altyapısı olmalı dediğimiz şey işte tamda burasıdır. Benzer ürün ve hizmetlerin hedef kitleleri kuşattığı günümüz pazarlama dünyasında ‘farklı’ bir söylem geliştirmek bu açıdan önemlidir. Güçlü bir metaforik altyapı; hem stratejik söylem hem de konumlandırma sorunsalının anahtarıdır. Bunu başaran marka, marka iletişimi stratejilerini geliştirirken kurumsal söylem sorununu da kökten çözecektir. Bu ilkeleri coğrafi işaretli ürünlerde yok saymak da mümkün değildir. Coğrafi işaretli ürünlerin ‘biricikliği’ tabi ki onu pazarlama iletişimde ayrıştırmaktadır. Ereğli Beyaz Kirazı gibi özel bir ürünün uluslararası pazarlarda hem bir Türk tarım ürünü olarak markalaşması hem de yerelde üretici markalarına dönüşebilmesi için yaratılacak stratejik kavramlar İvriz kabartmasında saklıdır. Markalaşma gibi sert bir çetin cevizi ancak binyıllara meydan okuyarak günümüze gelen bu kaya anıt kırabilir. Satış sorunu olmayan Ereğli Beyaz Kirazı’nın kaderi bu kaya kütlesinin arkasında gizlidir. Kurumsal kimlik sorunu çözmüş, doğru marka iletişimi ile yoluna devam edecek olan Ereğli Beyaz Kirazı pazarlarda hak ettiği değeri mutlaka bulacaktır. İvriz çayının soğuk suları ile yetişen bu ürün doğru pazarlama iletişimi stratejileri ile kırsal kalkınmaya ciddi katkıları olacak coğrafi işaretli ürünlerimizdendir. Bölgenin tarihsel arka planı ile uyumlu eko-turizm gezileri içinde ciddi potansiyel olan yöre; bu bağlamda yapılacak doğru etkinlik yönetimi ile kendine sürdürülebilir bir farkındalık yaratacaktır. Ayrıca Pazar dayanımı zayıf olan bu kirazın reçel ve komposto olarak yeniden konumlandırılıp pazarlama stratejileriyle satışı, üreticileri destekleyecektir. Geçmişte yapılan Ereğli Beyaz Kiraz Festivali’nin canlandırılması da onu daha görünür/ulaşılabilir olmasına katkı sağlayacaktır.
Kemal ÇİFÇİ Marka Danışmanı Coğrafi İşaretler Derneği Genel Sekreteri
Kaynak
- https://www.hittitemonuments.com/ivriz/index-t.htm -http://www.eregli.bel.tr/tr-407419673/Ilcemiz - Ereğli (Konya) İlçesinde Meyvecilik Dr. Tahsin TAPUR, Yrd. Doç. Dr. Recep BOZYİĞİT, Marmara Coğrafya Dergisi Sayı: 20, Temmuz - 2009, - Orhan SOYLU - Ereğli İlçe Tarım ve Orman Müdürü - Halil KAYA – Ziraat Yüksek Mühendisi- Konya Ereğli Belediyesi Strateji Geliştirme Müdürlüğü - Mahmut YAVUZ – Ziraat Yüksek Mühendisi - Ereğli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü
Beni Takip Edin