Son yıllarda bir pazarlama stratejisi olarak indirimli açılış modası birçok markayı ve bunları yapanların zihnini ele geçirmiş bulunuyor. Ana haber merkezlerine özensizce yetiştirilen bu görüntüler izleyenleri şaşkınlığın ötesinde, acıma ve utandırma duyguları yaşatmaktadır. Sözde büyük indirimlerle tüketici dostu marka artık bundan böyle pazarda suların böyle akmayacağını imlerken, liderin ve kural koyucunun da artık kendisi olduğunu söylemektedir: Birbiri üstünden akan kalabalıkların aklını yitirmiş görüntüleri eşliğinde. Pazarlama iletişimi derinden işleyen bir süreçtir. Bunu kontrol etmek bilgi gerektirir. Üretilen bilgi ve değer hedef kitle için vazgeçilmezdir. Gündeme yerleşmek adına yapılan bu tür etkinlikler geçici olmasının ötesinde kurumsal kimliğe onarılmaz darbeler indirir. Hedef kitle ile kurulacak olan tüm etkinliklerin toplamı olan kurumsal kimlik, çıkarın ötesinde faydaya odaklanmalıdır. Bir günlük satın alınan ‘gündeme oturma’ ertesi gün talan edilen/edilmesine izin verilen, izin verilirken sigorta ettirilen mağazanın asıl hedef kitleye hazırlanması yılları bulmaktadır. Gece saatlerinde girilen kuyruklarda bekleyenler kırdıkları kapılardan bir daha geçmeyeceklerini bilerekten saldırmaktadır ürünlere. Sergilenen vandalizmden kimse rahatsız olmamaktadır. Birbirlerinin üstünden atlayanlar, sanki buraya bunun için çağrıldıklarının bilinci ve rahatlığı ile ürünlere saldırmaktadırlar. Sergilenen şiddetin dozu artıkça markasına olan güveninde pekişeceğine inanlar, bir daha o yüzleri tekrar göremeyeceklerini bilmelidirler. Bu bağlamda sergilenen davranışları onaylamayan sözde pazarlamacılar elde ettikleri ‘haber/reklam’ değerinin yıllar boyunca süreceği yanılgısını yaşamaktadırlar. Bilinmelidir ki sosyolojik olarak kitlelerin belleği yoktur. Kitleler bir amaç için toplanırlar ve amaç gerçekleştiğinde varlık nedenleri de sona erer. Oysa hedef kitle öyle değildir. O daha homojen, beğenileri benzer, yaşam standartları bütünleşiktir.
Beni Takip Edin